1. [4:151] | ülâike hümü-lkâfirûne ḥaḳḳâ. vea`tednâ lilkâfirîne `aẕâbem mühînâ. | أولئك هم الكافرون حقا وأعتدنا للكافرين عذابا مهينا أُوْلَـئِكَ هُمُ الْكَافِرُونَ حَقًّا وَأَعْتَدْنَا لِلْكَافِرِينَ عَذَابًا مُّهِينًا |
---|
Elmalılı | İşte onlar gerçek kâfirlerdir. Biz de kâfirlere alçaltıcı bir azab hazırlamışızdır. |
Y. Ali | They are in truth (equally) unbelievers; and we have prepared for unbelievers a humiliating punishment.
|
Words | | أولئك - Those -| هم - they| الكافرون - (are) the disbelievers| حقا - truly.| وأعتدنا - And We have prepared| للكافرين - for the disbelievers| عذابا - a punishment| مهينا - humiliating.| |
Pickthal | Such are disbelievers in truth; and for disbelievers We prepare a shameful doom. |
Arberry | those in truth are the unbelievers; and We have prepared for the unbelievers a humbling chastisement. |
Shakir | These it is that are truly unbelievers, and We have prepared for the unbelievers a disgraceful chastisement. |
Free Minds | These are the true rejecters; and We have prepared for the rejecters a humiliating retribution. |
Qaribullah | those in truth are the unbelievers, and We have prepared for the unbelievers a humiliating punishment. |
Asad | it is they, they who are truly denying the truth: and for those who deny the truth We have readied shameful suffering. |
Diyanet Vakfı | İşte gerçekten kafirler bunlardır. Ve biz kafirlere alçaltıcı bir azap hazırlamışızdır. |
Diyanet | Allah'ı ve peygamberlerini inkar eden, Allah'la peygamberleri arasını ayırmak isteyen, "Bir kısmına inanır bir kısmını inkar ederiz" diyerek ikisi arasında bir yol tutmak isteyenler, işte onlar gerçekten kafir olanlardır. Kafirlere ağır bir azab hazırlamışızdır. |
Edip Yüksel | İşte bunlar gerçek inkarcılardır. İnkarcılar için acıklı bir azap hazırlıyoruz |
Suat Yıldırım | O kimseler ki ne Allah'ı tanırlar ne resullerini, ve o kimseler ki Allah’ı tanıdığını iddia edip resullerini tanımayarak, Allah ile resullerini birbirinden ayırmak isterler Ve o kimseler ki “resullerin bazısına iman ederiz, bazısını reddederiz” derler, ve böylece iman ile küfür arasında bir yol tutmak isterler,İşte bunlar gerçek kâfirlerin ta kendileridir. Biz de kâfirler için zelil ve perişan eden bir ceza hazırladık. [2,8] |
Yaşar Nuri Öztürk | İşte bunlar gerçek käfirlerdir. Ve biz, kâfirler için yere batırıcı bir azap hazırladık. |
Abdulbaki Gölpınarlı | İşte onlardır gerçekte kafirler ve biz kafirler için, aşağılatıcı bir azap hazırlamışızdır. |
Ali Bulaç | İşte bunlar, gerçekten kafir olanlardır. Kafirlere aşağılatıcı bir azap hazırlamışızdır. |
Süleyman Ateş | İşte onlar gerçek kafirlerdir. Biz de kafirlere alçaltıcı bir azab hazırlamışızdır! |
Önceki [4:150]< >[4:152] Sonraki |