Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 Surah :  30 - RumGörüntülenen ayet : 47 | 60 - Sure No: 30
Önceki [30:46]< >[30:48] Sonraki
1.
[30:47]
veleḳad erselnâ min ḳablike rusülen ilâ ḳavmihim fecâûhüm bilbeyyinâti fenteḳamnâ mine-lleẕîne ecramû. vekâne ḥaḳḳan `aleynâ naṣru-lmü'minîn.ولقد أرسلنا من قبلك رسلا إلى قومهم فجاءوهم بالبينات فانتقمنا من الذين أجرموا وكان حقا علينا نصر المؤمنين
وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا مِن قَبْلِكَ رُسُلًا إِلَى قَوْمِهِمْ فَجَاؤُوهُم بِالْبَيِّنَاتِ فَانْتَقَمْنَا مِنَ الَّذِينَ أَجْرَمُوا وَكَانَ حَقًّا عَلَيْنَا نَصْرُ الْمُؤْمِنِينَ
Elmalılı Andolsun ki biz, senden önce birçok peygamberleri kavimlerine gönderdik de, onlara apaçık delillerle vardılar. Onun üzerine günah işleyenlerden intikam aldık. Müminlere yardım ise, bizim nezdimizde bir hak oldu.
Y. AliWe did indeed send, before thee, messengers to their (respective) peoples, and they came to them with Clear Signs: then, to those who transgressed, We meted out Retribution: and it was due from Us to aid those who believed.
 Words| ولقد - And verily,| أرسلنا - We sent| من - before you| قبلك - before you| رسلا - Messengers| إلى - to| قومهم - their people,| فجاءوهم - and they came to them| بالبينات - with clear proofs;| فانتقمنا - then We took retribution| من - from| الذين - those who| أجرموا - committed crimes.| وكان - And it was| حقا - incumbent| علينا - upon Us| نصر - (to) help| المؤمنين - the believers.|
PickthalVerily We sent before thee (Muhammad) messengers to their own folk. Then we took vengeance upon those who were guilty (in regard to them). To help believers is ever incumbent upon Us.
Arberry Indeed, We sent before thee Messengers unto their people, and they brought them the clear signs; then We took vengeance upon those who sinned; and it was ever a duty incumbent upon Us, to help the believers.
ShakirAnd certainly We sent before you messengers to their people, so they came to them with clear arguments, then We gave the punishment to those who were guilty; and helping the believers is ever incumbent on Us.
Free MindsAnd We have sent before you messengers to their people, so they came to them with clear proofs, then We took revenge on those who were criminals, and it is an obligation for Us to grant victory to the believers.
Qaribullah Before you We sent other Messengers to their people; and they came with clear signs. We took revenge upon the sinners, and it was an incumbent duty upon Us to give victory to the believers.
AsadAnd indeed, [O Muhammad, even] before thee did We send forth apostles - each one unto his own people [Lit., "did We send apostles to their [own] people": see note on 10:74.] - and they brought them all evidence of the truth: and then, [by causing the believers to triumph,] We inflicted Our retribution upon those who [deliberately] did evil: for We had willed it upon Ourselves to succour the believers.
Diyanet VakfıAndolsun ki, biz senden önce kendi kavimlerine nice peygamberler gönderdik de onlara açık deliller getirdiler. (Onları dinlemeyip) günaha dalanların ise cezalarını hakkıyla vermişizdir. Müminlere yardım etmek de bize düşer.
DiyanetAnd olsun ki! Senden önce, birçok peygamberleri ümmetlerine gönderdik, onlara belgeler getirdiler; dinlemeyip suç işleyenlerden öç aldık, zira inananlara yardım etmek bize hak olmuştu.
Edip YükselSenden önce elçileri halklarına apaçık delillerle gönderdik. Suç işleyenleri de cezalandırdık. İnananlara yardım etmek görevimizdir.
Suat YıldırımEy Resulüm! Biz senden önceki ümmetlere de resuller gönderdik.O peygamberler ümmetlerine parlak deliller getirdiler, ama çoğu iman etmedi.Biz de o suçlulardan intikam aldık. Çünkü müminleri desteklemek, Bize düşen bir borç idi. [10,103; 6,12]
Yaşar Nuri ÖztürkYemin olsun biz, senden önce de resulleri toplumlarına gönderdik, onlara açık kanıtlar getirdiler. Nihayet, günah işleyenlerden öc aldık. İnananlara yardım etmek bizim üzerimizde bir haktı.
Abdulbaki GölpınarlıVe andolsun ki senden önce de kavimlerine peygamberler gönderdik de apaçık delillerle geldiler onlara; derken cürmettiklerinden dolayı öç aldık onlardan ve inananlara yardım, bir haktır bize.
Ali BulaçAndolsun, Biz senden önce kendi kavimlerine elçiler gönderdik de onlara apaçık belgeler getirdiler; böylece Biz de suçlu günahkarlardan intikam aldık. İman edenlere yardım etmek ise, Bizim üzerimizde bir haktır.
Süleyman AteşAndolsun ki, biz senden önce de elçileri kavimlerine gönderdik; onlara deliller getirdiler ve biz, (onları dinlemeyip) suç işleyenlerden öc aldık. (Elbette alırız, çünkü) mü'minlere yardım etmek, üzerimize borç idi.
Önceki [30:46]< >[30:48] Sonraki
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17