1. [28:55] | veiẕâ semi`ü-llagve a`raḍû `anhü veḳâlû lenâ a`mâlünâ veleküm a`mâlüküm. selâmün `aleyküm. lâ nebtegi-lcâhilîn. | وإذا سمعوا اللغو أعرضوا عنه وقالوا لنا أعمالنا ولكم أعمالكم سلام عليكم لا نبتغي الجاهلين وَإِذَا سَمِعُوا اللَّغْوَ أَعْرَضُوا عَنْهُ وَقَالُوا لَنَا أَعْمَالُنَا وَلَكُمْ أَعْمَالُكُمْ سَلَامٌ عَلَيْكُمْ لَا نَبْتَغِي الْجَاهِلِينَ |
---|
Elmalılı | Onlar, boş söz işittikleri zaman, ondan yüz çevirirler ve "Bizim işlerimiz bize, sizin işleriniz size. Size selam olsun. Biz kendini bilmezleri istemeyiz" derler. | Y. Ali | And when they hear vain talk, they turn away therefrom and say: "To us our deeds, and to you yours; peace be to you: we seek not the ignorant."
| Words | | وإذا - And when| سمعوا - they hear| اللغو - vain talk,| أعرضوا - they turn away| عنه - from it| وقالوا - and say,| لنا - "For us| أعمالنا - our deeds| ولكم - and for you| أعمالكم - your deeds.| سلام - Peace (be)| عليكم - on you;| لا - not| نبتغي - we seek| الجاهلين - the ignorant."| | Pickthal | And when they hear vanity they withdraw from it and say: Unto us our works and unto you your works. Peace be unto you! We desire not the ignorant. | Arberry | When they hear idle talk, they turn away from it and say, 'We have our deeds, and you your deeds. Peace be upon your We desire not the ignorant.' | Shakir | And when they hear idle talk they turn aside from it and say: We shall have our deeds and you shall have your deeds; peace be on you, we do not desire the ignorant. | Free Minds | And if they come across vain talk, they disregard it and Say: "To us are our deeds, and to you is your deeds. Peace be upon you. We do not seek the ignorant." | Qaribullah | and because when they hear idle talk they turn away from it and say: 'We have our deeds, and you have your deeds. Peace be upon you. We do not desire the ignorant. ' | Asad | and, whenever they heard frivolous talk, [This obviously refers to attempts, based on prejudice, at deriding the spiritual re-orientation of the person concerned.] having turned away from it and said: "Unto us shall be accounted Our deeds, and unto you, your deeds. Peace be upon you - [but] we do not seek out such as are ignorant [of the meaning of right and wrong]." | Diyanet Vakfı | Onlar, boş söz işittikleri zaman ondan yüz çevirirler ve: Bizim işlerimiz bize, sizin işleriniz size. Size selam olsun. Biz kendini bilmezleri (arkadaş edinmek) istemeyiz, derler. | Diyanet | Onlar, boş söz işittikleri vakit ondan yüz çevirirler. "Bizim işlediğimiz bize, sizin işlediğiniz sizedir. Size selam olsun, cahillerle ilgilenmeyiz" derler. | Edip Yüksel | Boş sözleri işittiklerinde ondan yüz çevirirler ve, "Bizim işimiz bize, sizin işiniz size. Size selam (barış) olsun. Biz cahillerle uğraşmak istemeyiz," derler. | Suat Yıldırım | Anlamsız, çirkin sözler işitince yüzlerini çevirip uzak durur ve şöyle derler:“Bizim işlerimiz bize, sizinkiler de size aittir.Selâm olsun size, hoşça kalın!Cahillerle arkadaşlık etmeyi arzulamayız biz” [25,72] | Yaşar Nuri Öztürk | Boş lakırdıyı duyduklarında, ondan yüz çevirir şöyle derler: "Bizim amellerimiz bize, sizin amelleriniz size. Selam olsun hepinize. Biz cahilleri önemsemeyiz." | Abdulbaki Gölpınarlı | Ve onlar, kötü ve çirkin söz duyunca yüz çevirirler ve bizim yaptıklarımız derler, bize ait, sizin yaptıklarınız size, esenlik size, biz bilgisizleri dilemez, sevmeyiz. | Ali Bulaç | 'Boş ve yararsız olan sözü' işittikleri zaman ondan yüz çevirirler ve: "Bizim yapıp-ettiklerimiz bizim, sizin yapıp-ettikleriniz sizindir; size selam olsun, biz cahilleri benimsemeyiz" derler. | Süleyman Ateş | Boş söz işittikleri zaman ondan yüz çevirirler ve: "Bizim işlerimiz bize, sizin işleriniz size. Size selam olsun (haydi hoşça kalın), biz cahiller(le sohbet etmey)i istemeyiz" derler. | Önceki [28:54]< >[28:56] Sonraki |
|