Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 Surah :  18 - KehfGörüntülenen ayet : 78 | 110 - Sure No: 18
Önceki [18:77]< >[18:79] Sonraki
1.
[18:78]
ḳâle hâẕâ firâḳu beynî vebeynik. seünebbiüke bite'vîli mâ lem testeṭi` `aleyhi ṣabrâ.قال هذا فراق بيني وبينك سأنبئك بتأويل ما لم تستطع عليه صبرا
قَالَ هَذَا فِرَاقُ بَيْنِي وَبَيْنِكَ سَأُنَبِّئُكَ بِتَأْوِيلِ مَا لَمْ تَسْتَطِع عَّلَيْهِ صَبْرًا
Elmalılı Hızır dedi ki: "İşte bu, seninle benim aramızın ayrılmasıdır. Şimdi sana o sabredemediğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim."
Y. AliHe answered: "This is the parting between me and thee: now will I tell thee the interpretation of (those things) over which thou wast unable to hold patience.
 Words| قال - He said,| هذا - "This| فراق - (is) parting| بيني - between me| وبينك - and between you.| سأنبئك - I will inform you| بتأويل - of (the) interpretation| ما - (of) what| لم - not| تستطع - you were able| عليه - on it| صبرا - (to have) patience.|
PickthalHe said: This is the parting between thee and me! I will announce unto thee the interpretation of that thou couldst not bear with patience.
Arberry Said he, 'This is the parting between me and thee. Now I will tell thee the interpretation of that thou couldst not bear patiently.
ShakirHe said: This shall be separation between me and you; now I will inform you of the significance of that with which you could not have patience.
Free MindsHe said: "For this, we will now part ways. I will inform you of the meanings of those things that you could not have patience over."
Qaribullah He said: 'This is the parting between me and you. But now I will tell you the interpretation of that which you could not patiently bear.
Asad[The sage] replied: "This is the parting of ways between me and thee. [And now] I shall let thee know the real meaning of all [those events] that thou wert unable to bear with patience:,
Diyanet Vakfı(Hızır) şöyle dedi: "İşte bu, benimle senin aramızın ayrılmasıdır. Şimdi sana, sabredemediğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim."
DiyanetO şöyle söyledi: "İşte bu, seninle benim ayrılmamızı gerektiriyor; dayanamadığın işlerin yorumunu sana anlatacağım"
Edip YükselDedi ki: "İşte bu, benim seninle olan beraberliğimin sonudur. Dayanamadığın şeylerin açıklamasını ise sana bildireceğim."
Suat YıldırımHızır: “İşte” dedi, “seninle ayrılmamızın vakti gelmiş bulunuyor.Şimdi sana hakkında sabırsızlık gösterdiğin o meselelerin içyüzlerini tek tek bildireceğim:
Yaşar Nuri ÖztürkDedi ki: "İşte bu, seninle benim aramın ayrılmasıdır. Şimdi sana, tahammül edemediğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim."
Abdulbaki GölpınarlıO zat, işte dedi, seninle benim aramda artık ayrılık bu. Sabredemediğin şeylerin iç yüzünü haber vereyim sana.
Ali BulaçDedi ki: "İşte bu, benimle senin aranda ayrılma (zamanı)mız. Sana, üzerinde sabır göstermeye güç yetiremeyeceğin bir yorumu haber vereceğim.
Süleyman Ateşİşte, dedi bu, benimle senin aramızın ayrılmasıdır. Şimdi sana sabredemeğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim.
Önceki [18:77]< >[18:79] Sonraki
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17