1. [18:23] | velâ teḳûlenne lişey'in innî fâ`ilün ẕâlike gadâ. | ولا تقولن لشيء إني فاعل ذلك غدا وَلاَ تَقُولَنَّ لِشَيْءٍ إِنِّي فَاعِلٌ ذَلِكَ غَدًا |
---|
Elmalılı | Hiçbir şey için, Allah'ın dilemesi dışında: "Ben yarın onu yapacağım deme" |
Y. Ali | Nor say of anything, "I shall be sure to do so and so tomorrow"-
|
Words | | ولا - And (do) not| تقولن - say| لشيء - of anything,| إني - "Indeed, I| فاعل - will do| ذلك - that| غدا - tomorrow."| |
Pickthal | And say not of anything: Lo! I shall do that tomorrow, |
Arberry | And do not say, regarding anything, 'I am going to do that tomorrow,' |
Shakir | And do not say of anything: Surely I will do it tomorrow, |
Free Minds | And do not say of anything: "I will do this tomorrow." |
Qaribullah | Do not say of anything: 'I will do it tomorrow, ' |
Asad | AND NEVER say about anything, "Behold, I shall do this tomorrow," |
Diyanet Vakfı | Hiçbir şey için "Bunu yarın yapacağım" deme. |
Diyanet | Herhangi bir şey için, Allah'ın dilemesi dışında: "Ben yarın onu yapacağım" deme. Unuttuğun zaman Rabbini an ve şöyle de: "Umulur ki, Rabbim beni doğruya daha yakın olana eriştirir." |
Edip Yüksel | Hiç bir şey için, "Bunu yarın yapacağım," deme. |
Suat Yıldırım | Hiçbir konuda: Allah'ın dilemesine bağlamaksızın, “Ben yarın mutlaka şöyle şöyle yapacağım” deme!Bunu unuttuğun takdirde Allah’ı zikret ve: “Umarım ki Rabbim, doğru olma yönünden beni daha isabetli davranışa muvaffak kılar” de. [18,63] |
Yaşar Nuri Öztürk | Hiçbir şey için, "Ben bunu yarın kesinlikle yapacağım." deme. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve hiçbir şey hakkında da bunu mutlaka yarın yapacağım deme. |
Ali Bulaç | Hiçbir şey hakkında: "Ben bunu yarın mutlaka yapacağım" deme. |
Süleyman Ateş | Hiçbir şey için "Bunu yarın yapacağım" deme. |
Önceki [18:22]< >[18:24] Sonraki |