1. [17:94] | vemâ mene`a-nnâse ey yü'minû iẕ câehümü-lhüdâ illâ en ḳâlû ebe`aŝe-llâhü beşerar rasûlâ. | وما منع الناس أن يؤمنوا إذ جاءهم الهدى إلا أن قالوا أبعث الله بشرا رسولا وَمَا مَنَعَ النَّاسَ أَن يُؤْمِنُواْ إِذْ جَاءَهُمُ الْهُدَى إِلاَّ أَن قَالُواْ أَبَعَثَ اللّهُ بَشَرًا رَّسُولاً |
---|
Elmalılı | Kendilerine doğru yolu gösteren peygamber gelince, insanların iman etmelerine engel olan sebep sadece: "Allah bir insanı mı Peygamber gönderdi?" demeleridir. |
Y. Ali | What kept men back from belief when Guidance came to them, was nothing but this: they said, "Has Allah sent a man (like us) to be (His) Messenger?"
|
Words | | وما - And what| منع - prevented| الناس - the people| أن - that| يؤمنوا - they believe| إذ - when| جاءهم - came to them| الهدى - the guidance| إلا - except| أن - that| قالوا - they said,| أبعث - "Has Allah sent| الله - "Has Allah sent| بشرا - a human| رسولا - Messenger?"| |
Pickthal | And naught prevented mankind from believing when the guidance came unto them save that they said: Hath Allah sent a mortal as (His) messenger? |
Arberry | And naught prevented men from believing when the guidance came to them, but that they said, 'Has God sent forth a mortal as Messenger?' |
Shakir | And nothing prevented people from believing when the guidance came to them except that they said: What! has Allah raised up a mortal to be a messenger? |
Free Minds | And what stopped the people from believing when the guidance came to them, except that they said: "Has God sent a human messenger?" |
Qaribullah | Nothing prevented people from believing when guidance came to them but (the excuse): 'Has Allah sent a human as a Messenger? ' |
Asad | Yet whenever [God's] guidance came to them [through a prophet,] nothing has ever kept people from believing [in him] save this their objection: "Would God have sent a [mere] mortal man as His apostle?" |
Diyanet Vakfı | Zaten, kendilerine hidayet rehberi geldiğinde, insanların (buna) inanmalarını sırf, "Allah, peygamber olarak bir beşeri mi gönderdi?" demeleri engellemiştir. |
Diyanet | İnsanlara doğruluk rehberi geldiği zaman, inanmalarına engel olan, sadece: "Allah peygamber olarak bir insan mı gönderdi?" demiş olmalarıdır. |
Edip Yüksel | Kendilerine hidayet geldiğinde, halk: "ALLAH bir insanı mı elçi olarak gönderdi," diyerek inanmadı |
Suat Yıldırım | Zaten, insanların ekserisinin, kendilerine hidâyet geldiği halde iman etmemelerinin başlıca sebebi: “Allah bula bula bir insan mı seçip halka elçi gönderdi?” demeleridir. |
Yaşar Nuri Öztürk | Kendilerine hak kılavuzcusu geldiğinde, insanların iman etmelerine, şöyle demelerinden başka bir şey engel olmadı: "Allah, bir insan mı resul gönderdi?" |
Abdulbaki Gölpınarlı | Fakat kendilerine doğru yolu gösteren bir peygamber geldi mi insanları inanmaktan meneden şey de Allah, hiçbir insanı peygamber olarak gönderir mi demeleridir zaten. |
Ali Bulaç | Kendilerine hidayet geldiği zaman, insanları inanmaktan alıkoyan şey, onların: "Allah, elçi olarak bir beşeri mi gönderdi?" demelerinden başkası değildir. |
Süleyman Ateş | Zaten kendilerine hidayet geldiği zaman insanları doğru yola gelmekten alıkoyan şey, hep: "Allah, bir insanı elçi mi gönderdi?" demeleridir. |
Önceki [17:93]< >[17:95] Sonraki |