1. [10:36] | vemâ yettebi`u ekŝeruhüm illâ żannâ. inne-żżanne lâ yugnî mine-lḥaḳḳi şey'â. inne-llâhe `alîmüm bimâ yef`alûn. | وما يتبع أكثرهم إلا ظنا إن الظن لا يغني من الحق شيئا إن الله عليم بما يفعلون وَمَا يَتَّبِعُ أَكْثَرُهُمْ إِلاَّ ظَنًّا إِنَّ الظَّنَّ لاَ يُغْنِي مِنَ الْحَقِّ شَيْئًا إِنَّ اللّهَ عَلَيمٌ بِمَا يَفْعَلُونَ |
---|
Elmalılı | Onların birçoğu zandan başka bir şeye uymaz. Zan ise haktan hiç bir şeyin yerini tutmaz. Şüphesiz ki, Allah onların ne yaptıklarını bilir. |
Y. Ali | But most of them follow nothing but fancy: truly fancy can be of no avail against truth. Verily Allah is well aware of all that they do.
|
Words | | وما - And not| يتبع - follow| أكثرهم - most of them| إلا - except| ظنا - assumption.| إن - Indeed,| الظن - the assumption| لا - (does) not| يغني - avail| من - against| الحق - the truth| شيئا - anything.| إن - Indeed,| الله - Allah| عليم - (is) All-Knower| بما - of what| يفعلون - they do.| |
Pickthal | Most of them follow not but conjecture. Assuredly conjecture can by no means take the place of truth. Lo! Allah is Aware of what they do. |
Arberry | And the most of them follow only surmise, and surmise avails naught against truth. Surely God knows the things they do. |
Shakir | And most of them do not follow (anything) but conjecture; surely conjecture will not avail aught against the truth; surely Allah is cognizant of what they do. |
Free Minds | Most of them only follow conjecture. While conjecture does not avail against the truth in anything. God is aware of what they do. |
Qaribullah | Most of them follow nothing except conjecture. But conjecture does not help against the truth. Allah knows the things they do. |
Asad | For, most of them follow nothing but conjecture: [and,] behold, conjecture can never be a substitute for truth. Verily, God has full knowledge of all that they do. |
Diyanet Vakfı | Onların çoğu zandan başka bir şeye uymaz. Şüphesiz zan, haktan (ilimden) hiçbir şeyin yerini tutmaz. Allah onların yapmakta olduklarını pek iyi bilendir. |
Diyanet | Onların çoğu zanna uyarlar; gerçekte ise zan, hakikat karşısında bir şey ifade etmez. Allah, yaptıklarını şüphesiz bilir. |
Edip Yüksel | Onların çoğu, ancak zanna uyarlar. Zan ise gerçeğin yerini tutamaz. ALLAH onların yaptıklarını Bilendir. |
Suat Yıldırım | Onların çoğu sadece zanna uyarlar.Halbuki zan asla gerçeğin yerini tutamaz.Allah onların bütün yaptıklarını hakkıyla bilir. |
Yaşar Nuri Öztürk | Onların çoğu sanıdan başka bir şeyin ardınca gitmiyor. Doğrusu da şu ki sanı, haktan hiçbir şey ifade etmez. Allah, onların yaptıklarını iyice bilmektedir. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Onların çoğu, ancak zanna kapılmışlardır. Şüphe yok ki zan, gerçek karşısında hiçbir şeye yaramaz. Şüphe yok ki Allah, onlar ne yapıyorlarsa hepsini bilir. |
Ali Bulaç | Onların çoğunluğu zandan başkasına uymaz. Gerçekten zan ise, haktan hiçbir şeyi sağlayamaz. Şüphesiz Allah, onların işlemekte olduklarını bilendir. |
Süleyman Ateş | Onların çoğu, zandan başka bir şeye uymuyorlar. Zan ise gerçekten hiçbir şey kazandırmaz. Muhakkak ki Allah, onların ne yaptıklarını bilir. |
Önceki [10:35]< >[10:37] Sonraki |