1. [7:33] | ḳul innemâ ḥarrame rabbiye-lfevâḥişe mâ żahera minhâ vemâ beṭane vel'iŝme velbagye bigayri-lḥaḳḳi veen tüşrikû billâhi mâ lem yünezzil bihî sülṭânev veen teḳûlû `ale-llâhi mâ lâ ta`lemûn. | قل إنما حرم ربي الفواحش ما ظهر منها وما بطن والإثم والبغي بغير الحق وأن تشركوا بالله ما لم ينزل به سلطانا وأن تقولوا على الله ما لا تعلمون قُلْ إِنَّمَا حَرَّمَ رَبِّيَ الْفَوَاحِشَ مَا ظَهَرَ مِنْهَا وَمَا بَطَنَ وَالْإِثْمَ وَالْبَغْيَ بِغَيْرِ الْحَقِّ وَأَن تُشْرِكُواْ بِاللّهِ مَا لَمْ يُنَزِّلْ بِهِ سُلْطَانًا وَأَن تَقُولُواْ عَلَى اللّهِ مَا لاَ تَعْلَمُونَ |
---|
Elmalılı | De ki: "Rabbim, sadece fuhşiyatı, onun açık ve gizli olanını, günahları, haksız yere isyanı, haklarında hiç bir delil indirmediği şeyleri Allah'a ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi yasaklamıştır". | Y. Ali | Say: the things that my Lord hath indeed forbidden are: shameful deeds, whether open or secret; sins and trespasses against truth or reason; assigning of partners to Allah, for which He hath given no authority; and saying things about Allah of which ye have no knowledge.
| Words | | قل - Say,| إنما - "Only| حرم - (had) forbidden| ربي - my Lord| الفواحش - the shameful deeds| ما - what| ظهر - (is) apparent| منها - of it| وما - and what| بطن - is concealed,| والإثم - and the sin,| والبغي - and the oppression| بغير - without| الحق - [the] right,| وأن - and that| تشركوا - you associate (others)| بالله - with Allah| ما - what| لم - not| ينزل - He (has) sent down| به - of it| سلطانا - any authority,| وأن - and that| تقولوا - you say| على - about| الله - Allah| ما - what| لا - not| تعلمون - you know."| | Pickthal | Say: My Lord forbiddeth only indecencies, such of them as are apparent and such as are within, and sin and wrongful oppression, and that ye associate with Allah that for which no warrant hath been revealed, and that ye tell concerning Allah that which ye know not. | Arberry | Say: 'My Lord has only forbidden indecencies, the inward and the outward, and sin, and unjust insolence, and that you associate with God that for which He sent down never authority, and that you say concerning God such as you know not. | Shakir | Say: My Lord has only prohibited indecencies, those of them that are apparent as well as those that are concealed, and sin and rebellion without justice, and that you associate with Allah that for which He has not sent down any authority, and that you say against Allah what you do not know. | Free Minds | Say: "My Lord has forbidden all lewd action, what is obvious from them and what is subtle, and sin, and aggression without cause, and that you set up partners with God that which He has never authorized, and that you say about God what you do not know." | Qaribullah | Say: 'My Lord has forbidden all indecent acts whether apparent or disguised and sin, and unjust insolence, and that you associate with Allah that for which He has never sent down an authority, or to say about Allah what you do not know. ' | Asad | Say: "Verily, my Sustainer has forbidden only shameful deeds, be they open or secret, and [every kind of] sinning, and unjustified envy, and the ascribing of divinity to aught beside Him - since He has never bestowed any warrant therefor from on highand the attributing unto God of aught of which you have no knowledge." | Diyanet Vakfı | De ki: Rabbim ancak açık ve gizli kötülükleri, günahı ve haksız yere sınırı aşmayı, hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi, Allah'a ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır. | Diyanet | De ki: "Rabbim sadece, açık ve gizli fenalıkları, günahı, haksız yere tecavüzü, hakkında hiçbir delil indirmediği şeyi Allah'a ortak koşmanızı, Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." | Edip Yüksel | De ki: "Rabbim, ancak kötü işlerin açığını ve gizlisini, günahları, haksız yere saldırmayı, kendilerine hiç bir otorite ve güç vermediği bir şeyi ALLAH'a ortak koşmanızı ve ALLAH hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." | Suat Yıldırım | De ki: “Rabbim o güzel şeyleri değil, açığı ile gizlisi ile, bütün fuhşiyatı haram kılmıştır. Keza her türlü günahı, haksız tecavüzü ve kendisine tapılması hakkında Allah'ın herhangi bir delil bildirmediği bir nesneyi Allah’a şerik yapmanızı, bir de Allah’ın emretmediği birtakım şeyleri iftira ederek O’na mal etmenizi haram kılmıştır.” | Yaşar Nuri Öztürk | De ki: "Rabbim, ancak şunları haram kıldı: "İğrençlikleri-görünenini, gizli olanını-günahı, haksız yere saldırmayı, hakkında hiçbir kanıt indirmediği şeyi Allah'a ortak koşmayı, bir de Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemeyi." | Abdulbaki Gölpınarlı | De ki: Rabbin ancak açığa vurulabilen ve gizlenen kötülüklerle günahı, haksız yere isyan etmeyi ve hiçbir delil indirmediği halde Allah'a şirk koşmanızı ve bilmediğiniz şeyleri tutup Allah'a isnad ederek söylemenizi haram etmiştir. | Ali Bulaç | De ki: "Rabbim yalnızca çirkin-hayasızlıkları -onlardan açıkta olanlarını ve gizli olanlarını,- günah işlemeyi, haklı nedeni olmayan 'isyan ve saldırıyı' kendisi hakkında ispatlayıcı bir delil indirmediği şeyi Allah’a şirk koşmanızı ve Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." | Süleyman Ateş | De ki: "Rabbim, fuhuşları, gerek açığını, gerek kapalısını; günahı ve haksız yere saldırmayı; hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi Allah'a ortak koşmayı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyler söylemenizi kesinlikle haram etmiştir." | Önceki [7:32]< >[7:34] Sonraki |
|