1. [68:16] | senesimühû `ale-lḫurṭûm. | سنسمه على الخرطوم سَنَسِمُهُ عَلَى الْخُرْطُومِ |
---|
Elmalılı | Yakında biz onu hortumunun (burnunun) üzerinden damgalayacağız. |
Y. Ali | Soon shall We brand (the beast) on the snout!
|
Words | | سنسمه - We will brand him| على - on| الخرطوم - the snout.| |
Pickthal | We shall brand him on the nose. |
Arberry | We shall brand him upon the muzzle! |
Shakir | We will brand him on the nose. |
Free Minds | We will mark him on the path. |
Qaribullah | We shall mark him upon his nose! |
Asad | [For this] We shall brand him with indelible disgrace! |
Diyanet Vakfı | Biz yakında onun burnuna damga vuracağız (kibirini kırıp rezil edeceğiz). |
Diyanet | Onun havada olan burnunu yakında yere sürteceğiz. |
Edip Yüksel | Onun burnunu işaretliyeceğiz. |
Suat Yıldırım | Sakın uyma: Servet ve hanedan sahibi diye, o bol bol yemin eden, değersiz adama! O gammaz, söz gezdiren, hayrın önünü kesene, o saldırgana, günaha dadanmışa! Şerefsiz, kaba, hem de soysuz olana! Kendisine âyetlerimiz okunduğunda “Bu eski insanların masalları!” diyene, yakında onun burnunu dağlayıp damga basarız. [74,11-26; 6,25; 8,31; 46,17] |
Yaşar Nuri Öztürk | Yakında biz onun hortumu üzerine damga basacağız/burnunu sürteceğiz. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Büyüyüp bir hortuma dönen burnuna, yakında bir damga vururuz. |
Ali Bulaç | Yakında Biz onun hortumu (burnu) üzerine damga vuracağız. |
Süleyman Ateş | Biz onu burnunun üzerine damga vurup işaretleyeceğiz. |
Önceki [68:15]< >[68:17] Sonraki |