1. [44:45] | kelmühl. yaglî fi-lbüṭûn. | كالمهل يغلي في البطون كَالْمُهْلِ يَغْلِي فِي الْبُطُونِ |
---|
Elmalılı | O pota gibi karınlarda kaynar. |
Y. Ali | Like molten brass; it will boil in their insides.
|
Words | | كالمهل - Like the murky oil,| يغلي - it will boil| في - in| البطون - the bellies,| |
Pickthal | Like molten brass, it seetheth in their bellies |
Arberry | like molten copper, bubbling in the belly |
Shakir | Like dregs of oil; it shall boil in (their) bellies, |
Free Minds | Like hot oil, it will boil in the stomachs. |
Qaribullah | Like molten copper boiling in the belly |
Asad | like molten lead will it boil in the belly, |
Diyanet Vakfı | O, karınlarda maden eriyiği kaynar. |
Diyanet | Doğrusu günahkarların yiyeceği zakkum ağacıdır; karınlarda suyun kaynaması gibi kaynayan, erimiş maden gibidir. |
Edip Yüksel | Derişik asit gibi ve midelerde kaynayacaktır |
Suat Yıldırım | Kaynar su nasıl fokurdarsa, o da erimiş maden gibi karınlarında fokurdar. |
Yaşar Nuri Öztürk | Erimiş maden misali, karınlarda kaynar. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Erimiş bakıra, kurşuna benzer, karınlarda kaynar. |
Ali Bulaç | Pota gibi; karınlarda kaynar-durur; |
Süleyman Ateş | Pota gibi karınlarda kaynar. |
Önceki [44:44]< >[44:46] Sonraki |