1. [44:26] | vezürû`iv vemeḳâmin kerîm. | وزروع ومقام كريم وَزُرُوعٍ وَمَقَامٍ كَرِيمٍ |
---|
Elmalılı | Ne ekinler, ne güzel kaynaklar, | Y. Ali | And corn-fields and noble buildings,
| Words | | وزروع - And cornfields| ومقام - and places| كريم - noble,| | Pickthal | And the cornlands and the goodly sites | Arberry | sown fields, and how noble a station, | Shakir | And cornfields and noble places! | Free Minds | And crops and luxurious dwellings? | Qaribullah | and sown fields, fine sitting places, | Asad | and fields of grain, and noble dwellings, | Diyanet Vakfı | Ekinler, güzel konaklar, | Diyanet | Orada nice bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel konaklar, eğlenip durdukları nimetler bırakmışlardı. | Edip Yüksel | Ekinler ve yüksek makamlar, | Suat Yıldırım | Geride neler bırakmadılar neler!... Ne bağlar, bahçeler, ne pınarlar, ne çiftlikler... Ne güzel güzel konaklar, ne makamlar, içinde zevk-u safa sürdükleri ne nimetler!... [26,59; 7,137] | Yaşar Nuri Öztürk | Nice ekinler, nice seçkin makamlar. | Abdulbaki Gölpınarlı | Ve tarlalar ve güzelim meclisler. | Ali Bulaç | (Nice) Ekinler, güzel konaklar, | Süleyman Ateş | Ekinler, güzel makamlar! | Önceki [44:25]< >[44:27] Sonraki |
|