1. [24:12] | levlâ iẕ semi`tümûhü żanne-lmü'minûne velmü'minâtü bienfüsihim ḫayrav veḳâlû hâẕâ ifküm mübîn. | لولا إذ سمعتموه ظن المؤمنون والمؤمنات بأنفسهم خيرا وقالوا هذا إفك مبين لَوْلَا إِذْ سَمِعْتُمُوهُ ظَنَّ الْمُؤْمِنُونَ وَالْمُؤْمِنَاتُ بِأَنفُسِهِمْ خَيْرًا وَقَالُوا هَذَا إِفْكٌ مُّبِينٌ |
---|
Elmalılı | Erkek ve kadın müminlerin, bu iftirayı işittiklerinde kendi vicdanları ile hüsnü zanda bulunup da, "bu apaçık bir iftiradır" demeleri gerekmez miydi? | Y. Ali | Why did not the believers - men and women - when ye heard of the affair,- put the best construction on it in their own minds and say, "This (charge) is an obvious lie"?
| Words | | لولا - Why not,| إذ - when| سمعتموه - you heard it,| ظن - think| المؤمنون - the believing men| والمؤمنات - and the believing women| بأنفسهم - good of themselves| خيرا - good of themselves| وقالوا - and say,| هذا - "This| إفك - (is) a lie| مبين - clear?"| | Pickthal | Why did not the believers, men and women, when ye heard it, think good of their own own folk, and say: It is a manifest untruth? | Arberry | Why, when you heard it, did the believing men and women not of their own account think good thoughts, and say, 'This is a manifest calumny'? | Shakir | Why did not the believing men and the believing women, when you heard it, think well of their own people, and say: This is an evident falsehood? | Free Minds | If only when you heard it the believing men and women should have thought good of their own selves and said: "This is an obvious lie!" | Qaribullah | Had you heard it, and the believing men and women, thought good thoughts about one another said: 'This is a clear falsehood! ' | Asad | Why do not the believing men and women, whenever such [a rumour] is heard, [Lit., "whenever you hear it" - the pronoun "you" indicating here the community as a whole.] think the best of one another and say, "This is an obvious falsehood"? | Diyanet Vakfı | Bu iftirayı işittiğinizde erkek ve kadın müminlerin, kendi vicdanları ile hüsnüzanda bulunup da: "Bu, apaçık bir iftiradır" demeleri gerekmez miydi? | Diyanet | Onu işittiğiniz zaman, erkek kadın müminlerin, kendiliklerinden hüsnü zanda bulunup da: "Bu apaçık bir iftiradır" demeleri gerekmez miydi? | Edip Yüksel | Onu işittiğinizde, siz inanan erkek ve kadınların birbiriniz hakkında olumlu düşüncelere sahip olarak, "Bu, açıkça büyük bir yalandır," demeleri gerekmez miydi? | Suat Yıldırım | Siz ey müminler, bu dedikoduyu daha işitir işitmez, mümin erkekler ve mümin kadınlar olarak birbiriniz hakkında iyi zan besleyip: “Hâşa, bu besbelli bir iftiradan başka bir şey değildir!” demeniz gerekmez miydi? | Yaşar Nuri Öztürk | Onu işittiğinizde, erkek ve kadın müminlerin birbirleri için iyi zanda bulunup "Bu apaçık bir iftiradır" demeleri gerekmez miydi?" | Abdulbaki Gölpınarlı | Bunu duydukları zaman inanan erkeklerle kadınlar, kendilerine nasıl hüsnü zanda bulunuyorlarsa öylece hüsnü zanda bulunsalardı da bu, apaçık bir iftira deselerdi. | Ali Bulaç | Onu işittiğiniz zaman, erkek mü'minler ile kadın mü’minlerin kendi nefisleri adına hayırlı bir zanda bulunup: "Bu, açıkça uydurulmuş iftira bir sözdür" demeleri gerekmez miydi? | Süleyman Ateş | Onu işittiğiniz zaman inanan erkek ve kadınların, kendiliklerinden güzel zanda bulunup: "Bu, apaçık bir iftiradır" demeleri gerekmez miydi? | Önceki [24:11]< >[24:13] Sonraki |
|