1. [22:22] | küllemâ erâdû ey yaḫrucû minhâ min gammin ü`îdû fîhâ veẕûḳû `aẕâbe-lḥarîḳ. | كلما أرادوا أن يخرجوا منها من غم أعيدوا فيها وذوقوا عذاب الحريق كُلَّمَا أَرَادُوا أَن يَخْرُجُوا مِنْهَا مِنْ غَمٍّ أُعِيدُوا فِيهَا وَذُوقُوا عَذَابَ الْحَرِيقِ |
---|
Elmalılı | Uğradıkları gamdan (dolayı) oradan ne zaman çıkmak isteseler, her defasında oraya geri çevrilirler: "Yakıcı azabı tadın" denir. |
Y. Ali | Every time they wish to get away therefrom, from anguish, they will be forced back therein, and (it will be said), "Taste ye the Penalty of Burning!"
|
Words | | كلما - Every time| أرادوا - they want| أن - to| يخرجوا - come out| منها - from it| من - from| غم - anguish,| أعيدوا - they will be returned| فيها - therein,| وذوقوا - "Taste| عذاب - (the) punishment| الحريق - (of) the Burning Fire!"| |
Pickthal | Whenever, in their anguish, they would go forth from thence they are driven back therein and (it is said unto them): Taste the doom of burning. |
Arberry | as often as they desire in their anguish to come forth from it, they shall be restored into it, and: 'Taste the chastisement of the burning!' |
Shakir | Whenever they will desire to go forth from it, from grief, they shall be turned back into it, and taste the chastisement of burning. |
Free Minds | Every time they want to escape the anguish, they are returned to it. Taste the retribution of the burning! |
Qaribullah | Whenever in their anguish they try to get out of it, they are restored to it. (It will be said): 'Taste the punishment of burning. ' |
Asad | and every time they try in their anguish to come out of it, they shall be returned thereto and [be told]: "Taste suffering through fire [to the full]!" |
Diyanet Vakfı | Izdıraptan dolayı oradan her çıkmak istediklerinde, oraya geri döndürülürler ve: "Tadın bu yakıcı azabı!" (denilir). |
Diyanet | Orada, uğradıkları gamdan ne zaman çıkmak isteseler her defasında oraya geri çevrilirler: "Yakıcı azabı tadın" denir. |
Edip Yüksel | Her ne vakit oradaki sıkıntıdan çıkmak isteseler oraya geri çevrilirler: "Yakıcı azabı tadın." |
Suat Yıldırım | Bunalmaları sebebiyle, her ne vakit cehennemden çıkmak isterlerse, gerisin geriye oraya itilirler ve kendilerine: “Çıkmak yok! İster istemez, bu yakıcı azabı tadacaksınız!” denir. |
Yaşar Nuri Öztürk | Istırap yüzünden oradan her çıkmak istediklerinde, oraya geri döndürülürler: "Tadın şu yangın azabını!" |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ne zaman elemlerinden, oradan çıkmak isteseler gene oraya gönderilirler de tadın yakıp kavuran azabı denir. |
Ali Bulaç | Ne zaman ordan, sarsıcı-üzüntüden çıkmak isterlerse, oraya geri çevrilirler ve (onlara:) "Yakıcı azabı tadın" (denir). |
Süleyman Ateş | Oradan, (o) gamdan her çıkmak istediklerinde (demir kamçılarla vurularak) oraya geri çevrilirler ve: "Yangın azabını tadın!" (denilir). |
Önceki [22:21]< >[22:23] Sonraki |