Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 Surah :  13 - Ra’dGörüntülenen ayet : 5 | 43 - Sure No: 13
Önceki [13:4]< >[13:6] Sonraki
1.
[13:5]
vein ta`ceb fe`acebün ḳavlühüm eiẕâ künnâ türâben einnâ lefî ḫalḳin cedîd. ülâike-lleẕîne keferû birabbihim. veülâike-l'aglâlü fî a`nâḳihim. veülâike aṣḥâbü-nnâr. hüm fîhâ ḫâlidûn.وإن تعجب فعجب قولهم أإذا كنا ترابا أإنا لفي خلق جديد أولئك الذين كفروا بربهم وأولئك الأغلال في أعناقهم وأولئك أصحاب النار هم فيها خالدون
وَإِن تَعْجَبْ فَعَجَبٌ قَوْلُهُمْ أَئِذَا كُنَّا تُرَابًا أَئِنَّا لَفِي خَلْقٍ جَدِيدٍ أُوْلَـئِكَ الَّذِينَ كَفَرُواْ بِرَبِّهِمْ وَأُوْلَئِكَ الْأَغْلاَلُ فِي أَعْنَاقِهِمْ وَأُوْلَـئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ
Elmalılı Eğer şaşıyorsan, asıl şaşılacak şey onların şu sözleridir: "Biz toprak olup gittikten sonra mı, yani biz gerçekten yeniden mi yaratılacağız?" İşte bunlar Rablerini inkâr etmişlerdir. Bunlar boyunlarında demir halkalar bulunanlardır. Ve işte bunlar cehennemliktirler, orada ebedî kalacaklardır.
Y. AliIf thou dost marvel (at their want of faith), strange is their saying: "When we are (actually) dust, shall we indeed then be in a creation renewed?" They are those who deny their Lord! They are those round whose necks will be yokes (of servitude): they will be Companions of the Fire, to dwell therein (for aye)!
 Words| وإن - And if| تعجب - you (are) astonished,| فعجب - then astonishing| قولهم - (is) their saying,| أإذا - "When| كنا - we are| ترابا - dust,| أإنا - will we| لفي - (be) indeed, in| خلق - a creation| جديد - new?"| أولئك - Those| الذين - (are) the ones who| كفروا - disbelieved| بربهم - in their Lord,| وأولئك - and those| الأغلال - the iron chains| في - (will be) in| أعناقهم - their necks,| وأولئك - those| أصحاب - (are the) companions| النار - (of) the Fire,| هم - they| فيها - in it| خالدون - (will) abide forever.|
PickthalAnd if thou wonderest, then wondrous is their saying: When we are dust, are we then forsooth (to be raised) in a new creation? Such are they who disbelieve in their Lord; such have carcans on their necks; such are rightful owners of the Fire, they will abide therein.
Arberry If thou wouldst wonder, surely wonderful is their saying, 'What, when we are dust shall we indeed then be raised up again in new creation?' Those are they that disbelieve in their Lord; those -- on their necks are fetters; those shall be the inhabitants of the Fire, therein dwelling forever.
ShakirAnd if you would wonder, then wondrous is their saying: What! when we are dust, shall we then certainly be in a new creation? These are they who disbelieve in their Lord, and these have chains on their necks, and they are the inmates of the fire; in it they shall abide.
Free MindsAnd if you are surprised, then what is more surprising is their saying: "Can it be that when we are dust, we will be created anew!" These are the ones who rejected their Lord, and they will have chains around their necks, and they are the dwellers of the Fire, in it they will abide.
Qaribullah If you would wonder, then wondrous is their saying: 'When we are dust, shall we be raised to life again, a new creation? ' Such are those who disbelieve in their Lord. Their necks shall be fettered. They shall be the inhabitants of the Fire, in it they shall live for ever.
AsadBUT IF thou art amazed [at the marvels of God's metonymical sense of this word, "above" all that exists). To my mind, it is the second of these three meanings of samawat to which the 'above verse refers: namely, to the spatial universe in which all aggregations of matter - be they planets, stars, nebulae or galaxies - are, as it were, "suspended" in space within a system of unceasing motion determined by centrifugal forces and mutual, gravitational attraction. AR-RA' D SORAH creation], amazing, too, is their saying, "What! After we have become dust, shall we indeed be [restored to life] in a new act .of creation?" It is they who [thus show that they] are bent on denying their Sustainer; 'Z and it is they who carry the shackles [of their own making] around their necks;" and it is they who are destined for the fire, therein to abide.
Diyanet Vakfı(Resulüm! Kafirlerin seni yalanlamalarına) şaşıyorsan, asıl şaşılacak şey onların: "Biz toprak olduğumuz zaman yeniden mi yaratılacağız?" demeleridir. İşte onlar, Rablerini inkar edenlerdir; işte onlar (kıyamet gününde) boyunlarında tasmalar bulunanlardır. Ve onlar ateş ehlidir. Onlar, orada ebedi kalacaklardır!
DiyanetŞaşacaksan, onların: "Biz toprak olunca mı yeniden yaratılacağız?" demelerine şaşmak gerekir. İşte onlar Rablerini inkar edenlerdir. İşte onlar boyunlarına demir halkalar vurulanlardır. İşte onlar cehennemliklerdir, orada temelli kalacaklardır.
Edip YükselŞaşacaksan, onların şu sözlerine şaşmalısın: "Biz toprak olduktan sonra yeniden mi yaratılacağız?" İşte onlar, Rab'lerini inkar edenlerdir. Onlar, boyunlarına prangalar hakedenlerdir. Onlar ateşin halkıdır; nitekim orada ebedi kalıcıdırlar.
Suat YıldırımEğer onların iman etmemelerine şaşırıyorsan bil ki asıl şaşılacak olan, onların: “Ölüp toprak olduktan sonra biz yeniden mi yaratılacakmışız?” demeleridir. İşte onlardır Rab'lerini inkâr edenler. İşte onlardır boyunları tasmalı olanlar.Ve işte onlardır, hem de ebedî kalmak üzere cehennemlik olanlar. [17,49; 34,33; 46,33; 50, 15]
Yaşar Nuri ÖztürkEğer şaşıyorsan, esas şaşılacak olan onların şu sözüdür: "Biz toprak olunca mı ve gerçekten mi yeni bir yaratılış içinde bulunacağız?" Bunlar Rablerini inkâr edenlerdir. Ve bunlar boyunlarına bukağılar vurulanlardır. Bunlar ateşe dost olanların ta kendileridir; orada uzun süre kalacaklardır.
Abdulbaki GölpınarlıŞaşıyorsan asıl şaşılacak şey, toprak olduktan sonra yeniden mi yaratılacağız diyenlerin sözü. Onlar, öyle kişilerdir ki Rablerine kafir olmuşlardır. Onlar, öyle kişilerdir ki boyunlarında demir zincirler var ve onlar, cehennem ehlidir; onlar, orada ebedi kalırlar.
Ali BulaçEğer şaşıracaksan, asıl şaşkınlık konusu onların şöyle söylemeleridir: "Biz toprak iken mi, gerçekten biz mi yeniden yaratılacağız?" İşte onlar Rablerine karşı inkara sapanlar, işte onlar boyunlarına (ateşten) halkalar geçirilenler ve işte onlar -içinde ebedi kalacakları- ateşin arkadaşları olanlardır.
Süleyman AteşEğer şaşacaksan, onların şu sözlerine şaşmak lazım: "Biz toprak olduğumuz zaman mı, biz mi yeniden yaratılacağız?" İşte onlar, Rablerine karşı nankörlük edenlerdir. Ve Onlar, boyunlarında halkalar bulunan kimselerdir, onlar ateş halkıdır. Onlar orada sürekli kalacaklardır.
Önceki [13:4]< >[13:6] Sonraki
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17